Girişim ve girişimcilik notları – 4
Yazı dizimizin bu bölümüne kadar girişimciliği ve girişimci bireyliğin bileşenlerini tanımladık. Artık konularımızı biraz daha derinleştirmenin zamanının geldiğini düşünüyorum. Bu bölümden başlayarak yatırım almaya hazırlanmak, yatırım süreçleri ve sermaye destekleri gibi konulara ağırlık vermeye başlayabiliriz.
Bu konulara giriş yaparken, yatırımcı karşısına çıkmadan önce yapmamız gereken hazırlık dönemi hakkında sizlere bir yol haritası aktarmak istiyorum.
Girişimcilere, bir yatırım arayışına girmeden önce, öncelikli olarak kendilerine yatırım yapmalarının yollarını anlatmamız gerekiyor.
Hızlandırıcı mekanizmalar olarak temel sorumluluğumuzun, girişimcilerin çalıştıkları alanlara ilişkin öğrenmeleri gereken bilgileri edinmelerine katkıda bulunmak olduğunu unutmamalıyız. Bu kapsamda, edinilen bilgilerin paylaşılması için ortamlar hazırlamalı, etkinin yaygınlaşmasını sağlamalıyız. Bunun yanı sıra, girişimcilere, kendi gelişimlerini destekleyecek okuma ödevleri, ortak çalışma hedefleri de verilebilir.
Çalışma hedeflerini tamamlayan girişimcilerin, yatırımcıyla buluşmadan önce kendilerini teknik ve entelektüel yönden belirli bir seviyeye yükseltmeleri, yatırım süreçlerinin sağlıklı bir biçimde ilerleyebilmesi açısından çok büyük önem arz etmektedir.
Girişimciler, üzerinde çalışmış oldukları alanlarla ilgili teknolojik olgunluk seviyelerini artırmalı, belirledikleri konuların patent sürecine yöneldiklerinde gerekli bildirimleri yapabilecek seviyeye gelmiş olmalı.
Yatırımcılarla gerçekleştirilecek olan görüşmelerin patent başvurusunun yapıılmasından sonra başlaması gerektiğini düşünüyoruz. Ancak patente konu olacak bir buluşun başvuru düzeyine gelebilmesi için “teknolojik olgunluk seviyesinin” en az 4 olması gerektiğini unutmamalıyız.
Teknolojik olgunluk seviyesinin arttırılması, girişimcilerin olduğu kadar teknoloji transfer ofislerinin de görevidir. Katma değeri yüksek ürünlere bu ortak çalışma bilinciyle ulaşabiliriz.
Yasal koruma ögelerini de sağlayarak gerekli teknolojik olgunluk seviyesine ulaştıktan sonra yatırımcılarla bir araya gelmek için ortak bir hazırlık çalışması yapmamız gerekebilir. Biz Kocaeli Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi Kuluçka Merkezi içerisinde gerçekleştirdiğimiz çalışmalarda yasal korumayı da gözeterek tüm süreçlerde eş zamanlı hızlandırma faaliyetleri yürütüyoruz.
Bu noktada, meslektaşlarımızın da (yani teknoloji transferi uzmanları, mentörler, eğitmenler kısaca eko sistemdeki kolaylaştırıcı taraflar) girişimcileri korumamız gerektiğini, korumanın hukuki süreçlerle yasal güvence altına alınmasının şart olduğunu unutmaması gerekiyor.
Tarafların daha rahat olduğu ortamları yaratabilmenin yolunun, girişimcilerle güven ilişkisi tesis etmekten, fikri ve sınai mülkiyet hakları konusunda yasal koruma sağlamaktan geçtiğini aklımızdan çıkarmamalıyız.
Nihayet yatırımcı karşısına çıkmaya hazır olan girişimcilerimizi yönlendirirken, konularını mümkün olduğunca basit tutmaları gerektiğini özellikle anlatmalıyız. Çünkü girişimciler genellikle kendi teknolojilerinin “en iyi” olduğuna inanırlar. “En iyi”nin kendileri olduğu düşüncesini ve algısını yatırımcıya anlatmaya çalışırlar. Ancak, yapılan işin en basit seviyede anlatılması farklı disiplinlerden yatırımcıların ilgisini çekebilir.
İş planlarının gerek yazılı gerek sözlü anlatımında pratik yönlerin ortaya konması, girişimcilerin iş planlarının daha anlaşılır olmasını sağlayacaktır. Literatüre ilişkin detaylardan, akademik bilgilerden çokça bahsedilmesi yatırımcıları sıkabilir ve kaçmalarına neden olabilir.
Girişimciler, yatırımcılarla süreç boyunca yapacakları görüşmelerde gerekli mesafeyi korumaya özen göstermeliler. Ancak bunu yaparken samimiyetin oluşumu da engellenmemelidir. Uygun olan samimiyet ölçüsünü tesis edebilmek için gereken hassasiyet sergilenmelidir.
Görüşmelere başlamadan önce, iş planı hakkında güven duyulan kişilerle görüşmek, bilgi paylaşmak ve yönlendirme talebinde bulunmak yararlı olacaktır. Elbette, bunu biraz önce aktardığımız gibi gerekli yasal koruma süreçleri işletildikten sonra yapmamız gerektiğini unutmamalıyız.
Sunumumuza mutlaka hakim olmalı, bunu hissettirmeliyiz.
Önceki yazılarımızda da vurguladığımız gibi, tüm süreçlerde tereddütsüz bir özgüven içinde olmayı hiç bir zaman ihmal etmemeliyiz.
Yatırımcılarla görüşme süreci için çantamızda olması gerekenler:
● Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları yönünden yasal koruma sağlayın.
● Basit ve anlaşılır olmaya özen gösterin.
● Günlük hayattan örnekler hazırlayın.
● Beden dilini en iyi şekilde kullanın.
● Tereddütsüz bir özgüven içinde olmayı hiç bir zaman ihmal etmeyin.